30 Kasım 2015 Pazartesi

Açlık grevindeki anarşist yoldaş Osman Evcan için Kandıra’ya gidiyoruz


Osman Evcan’a destek için Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi önüne gidiyoruz….

5 Aralık’ta açlık grevindeki Osman için eş zamanlı küresel/yerel eylem çağrısı…

Türcülüğe karşı bir anarşist olarak Osman Evcan kesintisiz 23 yıldır devletin hapishanelerinde otoriteye karşı direniyor. Bir anarşist olarak 2003 yılından bu yana hayvan özgürlüğü mücadelesine de destek veren Osman Evcan ismi, devletin ve kapitalizmin yarattığı ekolojik kırım, açlık, yoksulluk, sefalet ve savaş politikalarına karşı total özgürlük talebini dile getiren bir isim oldu bizler için.

Sistematik şekilde dayatılan sindirme politikalarına karşı sürekli olarak direndiği ve asla baş eğmediği için Türkiye’de neredeyse sürülmediği hapishane kalmayan Osman Evcan son olarak Kandıra’da bulunan Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunuyor. Osman Evcan ve tüm politik tutsakların en temel yaşamsal haklarından olan kendi tercihi ve iradesi doğrultusunda sağlıklı bir şekilde beslenme istemi Adalet Bakanlığı’nın bilgisi ve talimatı doğrultusunda hapishane yönetimi tarafından engelleniyor. Osman Evcan 2011 yılında 43 gün süren açlık grevi eylemi sonucunda hapishanelerdeki tüm vegan-vejetaryen tutsaklar için vegan-vejetaryen yemek hakkı kazanmış ve bu hakkı çıkarılan yönetmelikle garanti altına aldırmıştı. Osman Evcan geçen süre içerisinde mücadelesini bir adım ileriye taşıyarak hazırlanan vegan-vejetaryen yemeklerin taze ve mevsimsel sebzelerle yapılmasına ek olarak dışarıdan vegan gıda da almanın önündeki engelleri kaldırmak için 26 Haziran’da son bulan ve zaferle sonuçlanan 33 günlük bir açlık grevi eyleminde daha bulunmuştu.

Osman Evcan ilerlemiş yaşına ve eylemleri sonucu yıpranmış bünyesine rağmen kendinden sonra gelecek tüm vegan, vejetaryen ve politik tutsaklar için bir özgürlük alanı açmak için verdiği mücadele ve ödediği bedellere korkmadan göğüs gererek bugün de savaşımına ve direnişine devam ediyor. Son Kasım seçimleriyle Türkiye coğrafyasında İslami faşist AKP hegemonyasının onaylanmasıyla yaşanan baskı ortamından Osman Evcan da payını alarak vegan beslenme hakkı ve mücadelesi sonucu elde ettiği tüm kazanımları elinden alınmıştır. 10 Kasım’dan bu yana süresiz açlık grevi eylemine devam eden Osman Evcan’a yaşatılan ve arkası bir türlü kesilmeyen bu kötü muamele ve hak gasplarının nedeni açıktır ki; haksızlıklara karşı boyun eğmeyen ve otoriter şiddete karşı susmayan anarşist fikir ve davranışlarıdır.

Osman Evcan’ı ve onun kişiliğinde belirginleşen direnişi desteklemek ve dayanışmak için Kocaeli 1 Nolu Cezaevi’ne gidiyoruz. Osman Evcan’a vegan yemek verilmesi ve kazanılmış tüm haklarının iadesi için başlattığı süresiz açlık grevi eyleminde hapishane duvarlarının ardından Osman’ın yalnız olmadığını duyurmak için harekete geçiyoruz. Tüm anarşistleri, hayvan özgürlükçülerini ve total özgürlüğü savunan bireyleri kemikleşmiş ve muhafazakar politik ezberlerin gölgesinde etkisizleşen ve pasifleşen direnişi ve dayanışmayı da yükseltmek için Kandıra’ya çağırıyoruz. Osman Evcan’ı, tüm anarşist, özgürlükçü ve politik tutsakları esir eden devletin en kurumsal, örgütlü ve aleni işkence birimi olan hapishaneleri protesto etmek için sesimizi yükseltmeye çağırıyoruz.

Artık harekete geçme zamanıdır.

5 Aralık 2015 tarihinde Osman Evcan’a vegan yemek için Kandıra Cezaevi Yerleşkesinde bulunan Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nin önünde eylemdeyiz.

Tarih: 5 Aralık 2015 Cumartesi
Saat: 13:00
Yer: Kocaeli/Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi önü

Ayrıca dünya çapındaki ve farklı illerdeki tüm yoldaşları vegan anarşist Osman Evcan’a destek vermek ve dayanışmak için eş zamanlı eylemlere çağırıyoruz.

ABC İstanbul
abcistanbul[A]riseup.net

NOT: Kandıra’ya gidiş için İstanbul’dan otobüs kaldırılacaktır. Ayrıntıları yakın zamanda paylaşılacaktır…

Kaynak: Sosyal Savaş

27 Kasım 2015 Cuma

Torreón, Meksika: Banka ATM'leri ve Güvenlik Kamerası Sabote Edildi


Onlar asla bizi kendi rutinlerinin bir parçası yapamayacak; onları uygarlığı bizim için bir kafes; Onların işleri, yasaları, sosyal birlikte yaşamanın normları sadece bize tiksinti hissettirir; biz onların başarılarının umrunda değiliz, bizlerin "hoş" ailenin olması ve bu yüzden "mutlu" hayat sürebilmemiz bütünüyle "ağırlanan" evler ya da otomobillere sahip olmakla ilgilenmiyoruz. Bunlar sadece iğrenmemize neden olur. Biz ne sosyal kitlenin bir parçasıyız, ne de onların uğruna her türlü iyileştirme için mücadele ile ilgileniyoruz.  Kitle bin ve bir fonksiyon ile telefonların büyülemeyle, dev televizyonlarla, onları elde etmek için anıtsal miktarda borca girerek gereksiz nesnelerle, ilaçların esiri olarak, "hayatında biri olmalı" amacıyla işlerin ve çalışmaların esiri olarak yaşıyorlar. Onlar sadece hafta sonları ölçüsüz sarhoş olmaktan çekinmezler. Biz yürüyen ölülerin yalnız bir hayatın "hayat" tarzından nefret ediyor ve tamamen reddediyoruz. Biz kimseyi temsil etmediğimiz gibi, kimse de bizi temsil edemez, biz sadece kaotik bireysellik, bir vahşi uluma, şafakta sallanan bir kükremeyiz.

23 Kasım 2015, Pazartesi gecesi, biz aynı bankanın güvenlik kamerası ile birlikte, boya ile Banamex'in 3 ATMsini sabote ettik. Ayrıca, BanRegio bankasının 1 ATM'si boya ile sabote edildi. Vandalizm rutin hayatı, yaşamı, paranın tanrısı, gerçek tanrıyı hor göstermektir. Yangınların her an ateşlenebildiği, herhangi bir telefonla tehdit alındığı, bazen yanlış, bazen değil, sırt çantada sürprizler ile her yerde olunabildiği Kara Aralık için zemin hazırlamak.

"Tik tak tik tak" Kara Aralık yaklaşıyor. 

Onların uygarlığının sonunu getirene dek

Düşmüş ve tutsak yoldaşlarımız için

Anarşi için

Kara Aralık için

- Uygarlığın çöküşü için anti-sosyal bireysellikler -

Kaynak: Contra Info 

Ankara Anarşist Kadın İnisiyatifi Manifestosu


Ankara anarşist kadın inisiyatifi her türlü otoriteyi ve iktidarı reddeder.

Özsavunmayı ve özörgütlülüğü yöntem olarak benimser.

Ataerkiye karşı yapılan, şiddet içeren ya da içermeyen tüm eylemlerin vicdanen meşru olduğunu kabul eder.

Bedensel bütünlüğümüzü ve yaşam alanlarımızı tehdit eden bütün unsurlara karşı antifaşist mücadeleyi esas alır.

Tek tipleştirip, bizi bize yabancılaştırdığınız düzeninize karşı isyanımız var. Kaldırımlarda toplanıp, beton dökülmüş zihinlerinizi ve siz efendilerin huzurunu bozmaya geliyoruz. Biz oyundan dışlanmış çocuklar! Oyunu bozmaya, oyununuzu karartmaya geldik.

Ordularınıza, bayraklarınıza, silahlarınıza ve ardına saklandığınız üniformalarınıza karşı küçük bir çocuğun sapanı olduk. Mülklerinizi ve yozlaşmış ahlak inancınızı yıkacağız! Hiçbir kadınsal deneyimin erk hegemonyasına ait olmadığının bilincindeyiz. Kadınlığını tanımlayan herkesin ağacıyız. Sizin hayatınızı çeşitlendiren "renkler" değil, hayatın ta kendisiyiz. Ne doğduğumuz bedene sıkışıp kalacağız, ne de sizin gri yaşamınızı giyineceğiz. Görmek istemeyeceğiniz her yerde lgbtiq’ler olarak sesimiz her zaman kulaklarınızı tırmalayacak. Süslü vaatleriniz ve sahte sözleriniz sizin olsun. Sesinizi kısacak, tanımları yeniden yapacağız. Her zaman, her yerde, müdahale gerektirecek bir olayda şiddete başvurmaktan kaçınmayacağız. Kahkahalarımız erk zihniyetlerinize bir yumruk kadar yakın olacaktır. Ödünüzü tutun, patlatacağız!

Üzerinde yaşadığımız bu yerküre ve yaşamlarımız, sisteminizin çarkını döndürecek birer "kaynak" değildir. Her gün daha fazla tüketen, kendi kabuğuna çekilmiş, suya sabuna dokunmayan yalnız insanlar olmayacağız. Mezbahaneler, sirkler, çiftlikler birer işkencehaneyken topyekün bir özgürleşme mümkün değildir. Sömürünün makyajı olan; renkli reklam panolarınızda dönen afili sözleriniz, tecavüzcü zihniyetiniz, türcülük ve cinsiyetçilikle bezenmiş söylemleriniz, yaşamlarımıza karşı birer saldırıdır. Köklerimizi aldığımız toprağın her zerresine bastınız. Yüzsüzlüğünüz hükmünüze kılıf değildir. Ne kadar basarsanız o kadar oradayız. Rahat olmayın rahat uyumayın!

Biz dayanışmayla kavgamızı büyütürken, bu yeryüzünde hiçbir sınır göremiyoruz. Bir botta karşı kıyıya geçmenin hayali, yaşamı devam ettirmenin tek koşuluyken, çadır kentlerde gelecek belirsizken, buraların yerlisi olmayı kabul etmiyoruz. Buralarda ve oralarda göçmeniz, mülteciyiz, her ülkenin yabancısıyız. Pazarlarda satılan ezidi kadınlar gibi bıçağımız koynumuzda, öfkemiz kınında bileniyoruz.

Devletler eliyle çizilmiş sınırların mücadelemizde ve vicdanımızda hiçbir hükmü yoktur. Hayalini kurduğumuz özgür bir yaşamın şu anda bambaşka yerlerde filizlendiğini görüyoruz. Dünyanın herhangi bir yerinde, tam da şimdi kürdistan'da olduğu gibi yaşamları için direnenlerin, devletin mutlak otoritesine karşı başka bir yaşamın mümkün olduğunu gösterenlerin mücadelesini yükseltmek sorumluluğumuzdur. Demokrasi adı altında bize yutturmaya çalıştırdığınız zırvalıkları değil, özyönetimi mücadelemizin temel bir unsuru olarak görüyoruz. Sözümüz ve kavgamız devletlerin katliamcı yüzlerinin teşhiridir.

Size bir taş sözümüz var:

Bizler ruhları unutkanlaşmamış olanlar,
Yer ve gök arasında yaşamı kuranlar,
Kavgayı büyütmeye ve her türlü tahakkümü yıkmaya kararlıyız.
Sözümüz avcunuzdaki yumruğumuz sayılsın.
Kursağımızdaki hiçbir düğüm içeride kalmayacak!
Öfkemız sözümüze tanıktır.
Ne babamız devlet, ne anamız toprak
Soyadımız yok adımız isyan!


Osman Evcan'dan Mesaj Var


Süresiz açlık grevinin 16. gününde vegan anarşist tutsak Osman Evcan’ı Kocaeli 1 Nolu Yüksek Güvenlik(siz) Cezaevi’nde yoldaşları olarak ziyaret ettik. Kasım seçimleriyle paralel olarak Türkiye coğrafyasında artan devlet faşizmi ve baskı uygulamalarının cezaevlerine de yansıdığını birebir deneyimlemiş olduk. Osman Evcan’ın yıllardır mücadelesini verdiği anarşist, vegan ve özgürlükçü fikirlerinden dolayı üzerindeki baskının arttığını ve geri adım attırılmaya çalışıldığını öğrendik. Osman Evcan F Tipi cezaevlerinin açıktan ve sinsi yıldırma politikalarıyla karşı karşıya. Vegan yemeğe erişimi engellenmiş durumda ve ‘ya itaat et ya da öl’ dayatmasıyla yüz yüze.

Devletin en korkunç yüzü hapishanelerin ağırlaşan koşulları altında direnişine devam eden Osman Evcan sadece kendi görüşleri doğrultusunda taleplerde bulunmak yerine total özgürlük istemiyle süresiz açlık grevine devam etme kararlılığında olduğunu yoldaşlarına iletti. Umudunu ve güleryüzünü esirgemediği görüş sırasında örgütlü şiddetin terörize ettiği mücadele alanlarını boş bırakmamızı bizlere öğütlerken, tek çarenin direniş ve kavga olduğunun altını çizdi. Bu açlık grevini aynı zamanda yaratılmak istenen korku ve sindirme politikalarına karşı psikolojik bir direnç algısı kurma üzerine inşa eden Osman Evcan, bizleri yaşamdan gelen tüm haklarımızın peşine düşmek için kendimizi motive etmeye ve eyleme çağırıyor.

Her türlü itirazı ve reddi yok etmek üzerine kurulu itaat mekanizmasının çarklarına Osman Evcan’ı ve kendimizi yem etmeyelim. Hiçbir canlıya zarar vermemek üzerine kurulu dayanışma, mücadele ve birlikteliği esas alan düşüncelerinden dolayı aç bırakılarak öldürülmek istenen bir insanın çağrısına kulak verelim. Osman Evcan ve diğer tüm anarşist ve politik tutsakların yaşam hakkı ve özgürlüğüne zorbalıkla kasteden devletin ve mülkiyet düşkünü destekçilerinin bizleri de esaret altına almasına izin vermeyelim. Osman Evcan’ın tüm özgürlükçü insanlara dayanışma mesajıyla bizlere ilettiği ve açlık grevi gerekçelerini yazdığı mektubunu paylaşıyoruz.

Tüm kafesler kırılana, tüm hücreler yıkılana dek!

ABC İstanbul
abcistanbul@riseup.net

--------------------------------------------------------

Özgürlükçü Kamuoyunun Bilgilerine!

Süresiz açlık grevi eylemine başlamamla ilgili komuoyunu bilgilendirme konusunda:

Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan vegan eko anarşist bir tutsağım. Vegan yaşama başlamam nedeniyle hayvan eti ve hayvansal ürün yemiyorum. Hayvan bedeninde yapılmış olan hiçbir eşyayı kullanmıyorum. Bu yaşam tarzım, hayvan özgürlüğü ve hayvan haklarıyla ilişkili olduğundandır.

Kocaeli 1 Nolu F Tipi’ne 24 Nisan 2014 tarihinde gelmiş oldum. Vegan beslenmekte olduğumu bir dilekçe yazarak cezaevi yönetimine bildirmiş oldum. Hayvan eti ve hayvansal ürünler yemediğimi, sebze-meyve, tahıl ve bakliyat türü gıdalarla beslenmekte olduğumu cezaevi idaresine ve açık cezaevi kurum müdürlüğüne iletmiş oldum. Vegan beslenmemi bu gıdalarla sürdürmüş olduğumdan dolayı yemeklerimin ve iaşemin bu tür beslenmeye uygun olacak şekilde düzenlenmesini talep etmiş oldum.

Ayrıca cezaevi iç ve dış kantininde vegan beslenme ihtiyacımı karşılayacak vegan ürünlerin bulundurulmasını ve satılmasını talep etmiş oldum.

Uzunca bir süre bu taleplerim kabul edilmedi. Bulunmakta olduğum Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi İdaresi’ne ve yemeklerin pişirildiği Kocaeli Açık Cezaevi Kurum Müdürlüğüne onlarca kez dilekçeler yazmama rağmen dilekçelerime yanıt verilmedi.

Yıllarca bu yaşamsal sorunlarımızın çözülmesi için yine daha üst kurumlar olan Adalet Bakanlığı’na, Cumhuriyet Baş Savcılığı’na ve Kocaeli İnfaz Hakimliğine aynı şekilde dilekçeler yazmış oldum. vegan beslenebilme sorunum çözüme kavuşturulmadı.

Bunun yanı sıra ailem ve dışarıda bulunan vegan arkadaşlarımızda vegan beslenme sorunumuzun çözülmesi için ilgili yasal kurumlara dilekçeler yazıp girişimlerde bulundular.

Bir yıldan fazla süren bir zaman içerisinde vegan tutsaklar olarak yasal, hukuki ve insani haklarımızın sağlanabilmesi için tüm bu çabalarımız, girişimlerimiz sonuçsuz kaldı.

Vegan beslenme, iaşe ve iç-dış kantinden ihtiyacımız olan vegan gıdaları temin edemediğimiz için sağlık problemleri yaşamaya başladım. Yetersiz dengesiz beslenme durumu sık sık hastalanmamı beraberinde getirmiş oldu. Vücudum dayanıklığını yitirmiş oldu.

Bu süreçte baskıcı, otoriter ve keyfi uygulamalara karşı direnmek ve temel insani haklarımızın iadesi için en son çare olarak 25 Mayıs 2015 tarihinde süresiz açlık grevi eylemine başladım. Bu eylemim 33 gün sürmüş oldu. 26 Haziran 2015 tarihinde açlık grevi eylemimin talepleri kabul edildi.

Yapılan anlaşma gereğince;

1. Cezaevi iç kantininde bulundurulmayan ve ihtiyacımız olan vegan ürünleri, gıdaları cezaevi yönetiminin gözetiminde Vegan Dükkan’dan temin edebileceğiz,

2. Kocaeli Açık Cezaevi Kurumu’nda pişirilip getirilen yemeklerimiz;
-Mevsimlik sebzelerden pişirilip tarafımıza verilecek,
-Mevsimlik olmayan sera ve konserve ürünler verilmeyecek,
-Yeterli düzeyde ihtiyacımız olan tahıl ve bakliyat türü yemekler verilecek,
-Haftalık olarak ve topluca iaşemizle orantılı olarak mevsimlik sebze ve meyve ihtiyacımız (karnıbahar, brokoli, çiğ mantar, havuç vb. sebzeler) tarafımıza çiğ olarak verilecek.

Yukarıda belirtmiş olduğumuz yasal, hukuki, insani haklarımız yapmış olduğumuz süresiz açlık grevi eylemimiz sonucunda biz vegan anarşist tutsaklara verilmiş oldu. Bu açlık grevi eylemim nedeniyle sakat kalabilir ya da ölebilirdim. En temel yasal, insani, evresel, hukuki haklarımız dahi ölüm pahasına yaptığımız açlık grevleri sonucu tarafımıza iade edilmiş oluyor.

Biz vegan tutsaklara sağlanan bu haklar 26 Haziran 2015 tarihinde kabul edildi ve uygulamaya konuldu. Yaklaşık olarak 4 ay kadar sürmüş oldu. En son olarak da 06 Kasım 2015 tarihinde cezaevi idaresi tarafından keyfi bir biçimde ve otoriter bir uygulamayla yasaklandı. Bu uygulama insani olmayan, hukuki olmayan baskıcı bir uygulamadır. Hak gaspıdır, hak ihlalidir. Yıllarca süren çabalarımız, mücadelemiz ve ölüm pahasına yaptığımız açlık grevi eylemimiz sonucu vegan anarşist tutsakların kazanmış olduğu bu yaşamsal haklar bir çırpıda gasp edilmiştir. Temel insani evrensel haklarımız bir anda ihlal edilip yok sayılmıştır.

En son olarak 6 Kasım 2015 tarihinde ihtiyacımız olan vegan gıda-ürün kolisi kargo ile Vegan Dükkan tarafından bulunduğum cezaevine postalanmış oldu. Koliyi almaya gittim. Koli açıldı, içindekiler tek tek incelendi. fakat tarafıma verilmedi, depoya konuldu. Cezaevi idaresi bundan sonra kargo ile gelen ürünleri vegan tutsaklara vermeyeceğiz demiş oldular.

Aynı uygulama C-Blok’ta bulunan ve vegan beslenen Kemal Toka isimli arkadaşa da yapıldı. Onun vegan beslenme hakları da aynı şekilde gaspedildi. Söz konusu bu hak gaspları ve hak ihlalleri vejetaryen ve hasta tutsaklara yönelik olarak da sistematik olarak uygulanmaktadır.

Cezaevi idaresinin bu keyfi uygulamalarının bir başka biçimi ise yemeklerimizin pişirildiği, dağıtıldığı ve haftalık olarak planlandığı Kocaeli Açık Cezaevi Kurum Müdürlüğü tarafından gönderilen 12 Kasım 2015 tarihli Haftalık Vegan Yemek Listesi mevcut içeriğiydi. Listede bal ve yoğurt gibi tahakküm içeren hayvansal gıdalar bulunmaktaydı. Cezaevi idaresi bir buçuk yıldır vegan beslenme tercihimizi bilmesine rağmen bu tür psikolojik baskı ve saldırılara başlamıştır.

Vegan tutsaklar, vejetaryen tutsaklar ve hasta tutsaklar olarak yaşadığımız bu özgün hak gasplarına ek olarak cezaevinde yaşanan ve tüm tutsaklara yönelmiş pek çok sorun yaşanmaktadır. Cezaevi idaresinin uygulamış olduğu otorier, keyfi uygulamalar insani hak ihlallerini ve gasplarını beraberinde getiriyor.

Cezaevi idaresinin bu hak gaspları ve ihlallerini kınamak ve ihlal edilen temel insani haklarımızın geri iade edilmesi amacıyla 10 Kasım 2015 tarihinde süresiz açlık grevi eylemine başladım. insani haklarımız iade edilene kadar süresiz açlık grevi eylemine devam edeceğimi kamuoyunun bilgilerine sunmak istiyorum.

Sürdürmekte olduğum süresiz açlık grevi eylemim nedeniyle sağlık durumum bozulabilir, sakat kalabilirim ya da yaşama hakkımı yitirmiş olabilirim. Yaşanabilecek tüm bu olumsuz durumların tek sorumluları;

1. Adalet Bakanlığı
2. Cumhuriyet Başsavcılığı
3. Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi
4. Kocaeli Açık Cezaevi Kurum Müdürlüğü
olacaktır.

Aşağıya cezaevi idaresinin keyfi, otoriter, baskıcı uygulamaları nedeniyle oluşan yaşamsal sorunlarımızı maddeler halinde sıralamaktayım. Bu sorunlarımız çözülene kadar süresiz açlık grevi eylemimi sürdüreceğim. Bu bilgiyi ve eylemlilik halimi kamuoyu ile paylaşmak ve kamuoyunun bilgilerine sunmak istiyorum.

Süresiz Açlık Grevimin Nedenleri:

Çözümlenmesini istemiş olduğumuz sorunlarımız;

1. Vegan tutsakların kazanılmış haklarının keyfi olarak gasp edilmesi uygulamasına son verilmelidir. vegan tutsakların sağlıklı ve dengeli beslenebilmeleri için ihtiyaş duydukları vegan gıdalar, ürünlerin temin edilmesinin maddi koşulları sağlanmalıdır.
Kantinde olmayan, satılmayan ve ihtiyacımız olan vegan gıdaların idarenin denetiminde gözetiminde dışarıdan ailelerimiz ve yakınlarımız aracılığıyla karşılanmalıdır. Bu olanaklar sağlanmalıdır. Bu konuda yasaklama ve kısıtlama yapılmamalıdır.
Kantine getirilip satılan vegan ürünler fahiş fiyatlarla vegan tutsaklara satılmaktadır. Bu ürünler kâr amacı güdülmeden vegan tutsaklara satılmalıdır. 
2. Vegan tutsaklara sağlanan bu haklar aynı şekilde vejetaryen ve hasta tutsaklara da sağlanmalıdır. Hasta tutsakların yasal, insani ve hukuki hakları keyfi biçimde ihlal edilmiştir. Bu hak ihlaline son verilmelidir. 
3. Vegan, vejetaryen ve hasta tutsaklara özgün beslenme koşulları nedeniyle sağlıklı ve dengeli beslenebilmeleri için ihtiyaç duydukları elektrik ocağı sağlanmalıdır. Çünkü vegan, vejetaryen ve hasta tutsakların elektrik ocağına ihtiyaçları vardır. 
4. Sebze-meyve dış kantininden vegani vejetaryen ve hasta tutsakların ihtiyaç duydukları sebze ve meyveyi satın almalarının önü açılmalıdır. 
5. Vegan, vejetaryen ve hasta tutsaklara ihtiyaç duydukları mevsimlik sebze ve meyve haftalık olarak ve topluca iaşe bedeliyle orantılı olarak açık cezaevi kurumu tarafından hazırlanmalıdır. 
6. Tüm uyarılarımıza rağmen haftalık vegan yemek listesine bal, yoğurt vb. hayvansal ürünler eklenmektedir. Bu tür psikolojik baskılara, uygulamalara son verilmelidir. vegan tutsaklar bu tür hayvansal ürünleri tüketmemektedirler. 
7. Tutsakların ihtiyacı olan semaver (su ısıtıcısı) satışı iç kantinde yapılmalıdır. Tutsaklar bu ihtiyaçlarını iç kantinden karşılayabilmelidir. 
8. Tutsakların cezaevine ilk gelişlerinde uygulanan ve insani olmayan baskıcı, otoriter, rencide edici çıplak arama uygulamasına son verilmelidir. 
9. Cezaevi içinde keyfi olarak ve sık sık yapılan ayakkabı çıkarttırarak arama uygulamasına son verilmelidir. 
10. Açık görüşme esnasında diğer arkadaşlarımızın ziyaretçileriyle bir araya gelebilme ve fotoğraf çektirme olanağı hakkı sağlanmalıdır. 
11. Açık görüşme odalarına çay pişirme makineleri konulmalıdır. Açık görüşe gelen ailelerimize ve arkadaşlarımıza çay ikram edebilme olanağı sağlanmalıdır. 
12. Kürt halkına yönelik otoriter baskılara, şiddete, teröre, katliamlara son verilmelidir. Kürt halkının kendi dilini, kültürünü, toplumsal yaşamını, özgürce belirleme hakkı ihlal edilmemelidir. Kürt halkının ve diğer milliyetlerden tüm Türkiye halkları bu temel, evrensel ve doğal haklarını eşit bir biçimde özgürce kullanabilme hakkına kavuşmalıdır. 
13. Kadınlara yönelik cinsiyetçi baskılara, şiddete, teröre, katliamlara son verilmelidir. 
14. Doğanın talanına, kirletilmesine, katledilmesine ve sömürülmesine son verilmelidir. 
15. Hayvanlara yönelik türcü katliamlara, şiddete, sömürüye son verilmelidir. 
16. LGBTİ bireylere yönelik homofobik, transfobik, şiddete, teröre ve katliamlara son verilmelidir. 
17. Emperyalist küresel sömürgeci devletler Suriye’de ve tüm Ortadoğu coğrafyasındaki işgale, sömürüye, savaşa, katliamlara son vermelidir. Suriye’de ve Ortadoğu’da yaşanan savaşın başlatıcıları ve sorumluları Batılı sömürgeci devletlerdir. Tüm Ortadoğu halkları işgalci, sömürgeci, katliamcı Batılı sömürgeci devletlere karşı aktif bir mücadeleyi kolektif bir biçimde hayata geçirebilmelidir. 
18. Ortadoğu’da, Suriye’de çıkartılan savaş nedeniyle ülkemize göç eden göçmen halklara yönelik şiddete, sömürüye, tecavüzlere, katliamlara son verilmelidir.

Yukarıda sıralamış olduğum sorunların çözülmesi amacıyla 10 Kasım 2015 tarihinde süresiz açlık grevi eylemine başlamış oldum. Kamuoyunun bilgilerine sunarım. Sevgi ve selamlarımla.

Vegan Anarşist Tutsak
Osman Evcan

Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi 10.11.2015
A-7-21
Kandıra/KOCAELİ

-------------------------------------------







25 Kasım 2015 Çarşamba

Hanya, Girit: Türkiye’de açlık grevinde olan vegan anarşist tutsak Osman Evcan’la dayanışma pankartı


Pankartta şu yazıyor:
Anarşist Osman Evcan’la dayanışma (A)
Türkiye’de F-Tipi hücrelerindeki vegan açlık grevcisi

23 Kasım 2015’te, Türkiye F-Tipi hapishane hücrelerinde açlık grevinde olan Osman Evcan’la dayanışmak için bir pankart astık. Bu yaz, yüksek güvenlikli bir hapishanede tutulan vegan anarşist, kendisiyle dayanışmak isteyen insanlardan yiyecek alabilme talebi yerine getirilene kadar açlık grevi başlatarak direnişe geçmiş ve kazanım elde etmişti. Bir kaç gün önce, yine de, gardiyanlar kendisinin vegan yiyecekler almasını kinci bir şekilde yasaklamış ve bir kez daha açlık grevine girmeye zorlamıştır.

Osman Evcan’la dayanışma
Tüm hapishanelere kundaklama ve ateş
Topyekün kurtuluş ve anarşi için.

Alıntı: Sosyal Savaş, Kaynak: Contra Info

23 Kasım 2015 Pazartesi

Meksika: Tijuana'dan Kara Aralık şiiri


Kara Aralık bireyselliklerin dayanışmanın çığlığı ile
Yeni, anarşik, siyah ve doğrudan dayanışma
Yanan barikatlar, molotof kokteyller, mermiler, hançer ile dayanışma
Kamulaştırmalar, patlamalar, kundaklama olayları, sabotaj eylemleri
iddia eylemleri ya da
Çok biçimli anti-hiyerarşik jestler
ve saldırıların sonsuzluğu

Yoldaş Sebastian Angry Oversluij
Vücuduna giren o kurşunların intikamı alınacak
Bankalar, polis karakolları, ulusötesi şirketler, kiliseler
Mahkemeler, laboratuarlar, enstitüler, ve ofisler, hangisi olursa olsun hepsi
Aralık isyanın alevleri tarafından yanıp kül olur

Aralık yeni anarşinin daimi tehlikesi
Kara Aralık tüm anarşist tutsakların özgürlüğü için
Aralık onurlu kaçaklarla dayanışmak için
Aralık savaşta düşmüş yoldaşların anısı için
Aralık bireylerin ve yılmaz hücrelerin suç ortaklığı için
Aralık egemenliğe karşı tüm yollarla

Kaçırılan, kaçak ve düşmüş yoldaşları hissedeceksiniz
Biz pasifistliğe karşı her darbe ile yanlarında olacağız.

Anarşist tutsaklar sokaklara!
Onları özgür ve vahşi istiyorum!

Bazı dayanışmacı bireysellik 

Kaynak: Contra Info

Midilli, Midilli Adası: SYRIZA ofislerine iki kez saldırı ve bankalara tahrip


17 Kasım 2015 gecesi boyunca, biz taş ve boya ile Midilli'deki SYRIZA partisinin ofisine saldırdık, ve aynı zamanda Eurobank, Alpha Bank, Piraeus Bank ve Yunanistan Merkez bankasının şubesini tahrip ettik.

Ertesi gün, önceki geceki olaylara cevaben partinin ofisine karşı ikinci kez saldırı düzenledik.

Bizim saldırma nedenimiz belirgindi. SYRIZA, göçe karşılık gelen uygulamalarda iktidar partisi olması, ekonomik ve baskıcı politika konuları, bankaların yanı sıra, kapitalizm çarkının bir merkezi olmasından, DAİMA bizim hedefimiz olacaktır.  

DEVLETLER YOK OLANA DEK, SINIRLAR OLMAYANA DEK!

YAŞASIN ANARŞİ!

Kaynak: Contra Info

20 Kasım 2015 Cuma

Kielce, Polonya: Bir açık hava pazarı kundaklamasına karşı mesaj



(Mültecilerle dayanışma) 


(Devletlere Hayır, Sınırlara Hayır! FAI-IRF) 

Bugün 04:20'de biz doğu sınırında yıllardır çalışmakta olan birçok Ermeni, Bulgar ve insanlarla, Kielce çarşısında mültecilerle dayanışma panoları yerleştirdik. Bir kaç gün önce (31 Ekim), onların standları ateşe verildi- tabii, futbol maçı gününde. Bu ilk resimler sabah saat dörtte; tüccarların tezgahlarını kurmaya başladığı zaman, başka fotoğrafın üstüne altıdan sonra çekildi; mültecilerle dayanışma sloganı ile panonun kasten kırık olduğu görülebilir.

Video (9 kasım 2015'te yüklendi)

Alıntı: Contra Info

Brezilya: İsyancı Anarşist Hareket tarafından Kara Aralık için Afiş


Geri adım yok! Devlet ve Sermayeye Savaş!

Yunanistan, İspanya, İtalya, Şili, Türkiye ve Brezilya'daki yoldaşlar ile dayanışma. Anarşist ve halka özgü kentsel gerillaların inşası için!

M.I.A. Movimento Insurgente Anarquista
m-i-a [at] riseup.net

Kaynak: Contra Info

São Paulo, Brezilya: M.I.A Carlo Giuliani Hücresi'nin Ateş aracılığıyla Kara Aralık için Çağrısı


Biz São Paulo şehrinde 4 bankaya karşı kundakçı saldırıların sorumluluğunu üstleniyoruz. Saldırılar Largo da Batata'da, Liberdade alanından başka, ve diğer ikisi merkezi bölge ve bir çevresel bölgede Santander banka şubesinde meydana gelmiştir. 


Tebliğ

İsyancı Anarşist Hareket'in (M.I.A) "Carlo Giuliani" hücresi São Paulo şehir merkezi bölgesinde 15 Kasım 2015 erken saatlerinde yakıp kül edilen banka şubelerine 4 kundakçı saldırının sorumluluğunu üstlenir.

15 Kasım'da cumhuriyetin ilanı büyük ve ironik tırnak içinde, "anıldı". Katliamlar ve  itaatkârlığımızı hatırlatmak için önemli tarihler ve karakterleri andığımız fetişizme sahibiz. Biz ne Canudos ayaklanmasını veya köle ayaklanmalarını anacağız, ne de Marighella, Zumbi, João Cândido, Jesuíno Brilhante, Olga [Benário], veya Espirtirina Martins destansı geçmişini kutlayacağız.

Cumhuriyetin ilanından sonra devrik, Brezilya asalak kokuşmuş ve yozlaşmış monarşisi, oldukça beğenilen demokratik cumhuriyete hayran parazitlikleri günümüzde elitler için kesinlikle farklı değildir. Bankacılar, lobiciler, politikacılar, şirketler , CEO'lar, spekülatörler ve toprak ağaları, tüm solucanlar başkalarının sömürme pahasına sayısız zenginlik biriktirir.

Cumhuriyet, Başkanlık sistemi, monarşi, hatta sosyal demokrasi. Sorum kapitalizmin kendisidir, çünkü daha fazla "insanlaştırılmış" kapitalizmin hiçbir alternatifi yoktur. Biz kapitalizm, sosyal sınıflar ve insanın insan tarafından sömürülmesi olduğu sürece sömürülenler ve ezilenler olacağız.

Demagoglar ve oportünistler tarafından önerilen büyülü çözümleri inanmıyorum. Ufukta büyük bir tezgâhta kapitalist krizin hiçbir alternatifi yoktur. Görevden uzaklaştırma, darbe, seçimler ya da başka herhangi yatıştırıcı Brezilya Devleti'nin hediyeleri yapısal sorunları çözmez. Sadece erkek işçiler, kadın işçiler ve gençliğin özerk, özgür ve devrimci organizasyonu tam anlamıyla özgürlük yolunda yeni bir toplumun inşasına garanti edebilir.

Yinelersek: tarih boyunca inşa edilen hiç toplum en şiddetli birinin karşısında pasifist kalmamıştır. Biz hiyerarşik baskıların bu devasa piramidi pasifist eylemlerle yasa dışı kılabilir ya da devirebileceğimizi inanarak kendimizi aldatmıyoruz.

Biz kapitalist egemenliğin üstyapısını şiddetle saldırmaya devam edeceğiz. Biz bugün São Paulo, Rio de Janeiro ve Rio Grande do Sul'da ortaya çıkmaya başlayacak anarşist kentsel gerillaların inşası ve yayılması için, ayrıca yeni devrimci konularda ortaya çıkan kitlelerin mücadelesi ile paralel olarak, haksızlıkların karşısında sadece bizim sesimiz barut yapacak ve ateşleyecektir.

Diktatörlük ve militarist rejim tarafından Geraldo Alckmin'in kamu okullarının kapatılmasına karşı São Paulo'daki öğrencilerin mücadelesi son derece kahramanca ve dikkat çekicidir. En samimi dayanışma, güç ve şefkatimiz, liseli kızlar ve erkekler tarafından, bugüne kadar, toplam 19 okulun işgalidir. Cesurca direnmeye devam edin. Polis saldırıları ve medya ya da yargı tarafından gözdağına izin vermeyin. İnsanlar kesinlikle sizinledir.

Dayanışmamız ayrıca pislik Eduardo Cunha ve onların çürümüş muhafazakar ve teokratik gündemleri ile siyasi ve ekonomik sahnesini istila eden tüm gerici kalabalığa karşı Sao Paulo ve Rio de Janeiro'da eylem yapan kadınların feminist mücadelesini dışarıya taşırıyor. İyi kavgada kavgaya devam; insanlar da sizinle!

Kapitalist üçlüsü Vale, Samarco ve BHP Billiton tarafından işlenen, Mariana'nın [Minas Gerais eyaletinde] felaketten [kasaba yakınındaki Germano madeninde] etkilenen herkese, onların yakınlarına, ve mağdurlara başsağlığı ve içten dayanışma. Önceden uyarı: pis para uğruna, onarılamaz çevreye zarar ve binlerce insanın hayatıyla sonuçlanan eylemleriniz, cevapsız kalmayacaktır.

Ayrıca, Avrupa bankası elitleri tarafından dayatılan kemer sıkma, yoksulluk ve baskıya karşı, bu ayın 12. günü Yunanistan'da gerçekleşen Genel Grevi selamlıyoruz. Şu an Yunanistan'da tutsak olan özellikle yoldaşlar, Ateş Hücreleri İttifakı'na en samimi dayanışma: Gerasimos Tsakalos, Olga Ekonomidou, Haris Hadjimihelakis, Christos Tsakalos, Giorgos Nikolopoulos, Michalis Nikolopoulos, Damiano Bolano, Panagiotis Argirou, Giorgos Polidoros [ve Theofilos Mavropoulos].

Biz operasyonel kapasite artışına uygun olarak saldırıları giderek arttırarak devam edeceğiz. Önümüzdeki aylarda sabotaj eylemleri ve doğrudan eylemler için bekleyin.

Biz tüm anarşist ve komünistleri bu yılın son ayı için malzemelerin hazırlanması ve lojistik açıdan kendilerini donatması için önceden çağırıyoruz. Kara Aralık çoklu, sürekli ve sabit saldırıları arayan, dünyanın her köşesinden katılan devrimciler tarafından organize ediliyor, ve her şey plana göre giderse Sao Paulo ve diğer Brezilyalı Devletin ilgisini çekecek kaos ve devrimci enerji ile işaretlenir.

Özgürlükçü teorinin evrimini uygulama ve doğrudan eyleme çevirelim. Özerk ve merkezi olmaksızın, samimi küçük gruplar aracılığıyla, herkes kendi eylemlerini organize edebilir ve düzenleyebilir.

Geri adım yok.  

Devlet ve Sermayeye Savaş!

"Carlo Giuliani" Hücresi, İsyancı Anarşist Hareket (M.I.A)

Alıntı: Contra Info , Kaynak: Cumplicidade

18 Kasım 2015 Çarşamba

Almanya: Hambach ormanından İspanyadaki anarşistlerle dayanışma


İşgal edilen Hambach Ormanı’ndan bazı anarşistler İspanya Devleti tarafından gerçekleştirilen baskı ile karşı karşıya olan yoldaşlarla dayanışmanın bir göstergesi olarak pankart hazırladılar.

Pankartta şöyle yazıyor: “Mateo Morral, Pandora, Piñata, Ice… Aynı baskı, aynı dayanışma.

Kaynak: Contra Info

İsviçre: Yoldaş Marco Camenisch açık hapishaneye transfer edildi


Marco Camenisch şimdi Saxerriet açık hapishanesinde. Yeni adresi:
Marco Camenisch
PF 1
CH – 9465 Salez
(Switzerland)

Kaynak: Contra Info

16 Kasım 2015 Pazartesi

[Yunan Cezaevleri] Anarşist ayaklanmanın yeni savaş pozisyonu için - Kara Aralık için



Tanrının, bazı X'in, bilinmeyen bir gücün ağırlı altında vücudunu büken bireyden nefret ediyorum. 

Kendi gücünün bir parçası olan erkek olarak, sadece kendi ezilerek ama beni ezerek ve severek, onların korkunç işbirliği ya da aptalca eylemsizliği altında, istifası dışında, korkudan dolayı, başkalarına teslim olan, bütün bunu, söyleyerek, nefret ediyorum.  

Memurun örgüsünden, belediye başkanının kanadından, kapitalistin altınından, ahlakçılardan ve dinlerden önce boyun eğmeyen; ben bütün bunların cam gibi kırılmış küreler olduğunu bileli uzun süredir, hissettiğim için, onlardan nefret ediyorum, evet, nefret ediyorum.

— Joseph Albert (Libertad)


Bazı olayların rastgeleliği neredeyse tamamen sosyal uzay-zamanı felç edebilecek, dinamik değişkenlere neden olabilecek zamanlar tarihte vardır.

06/12/2008, cumartesi gecesinde, iki dünya arasındaki çatışmanın doruk noktası, sadece birkaç dakika içinde gerçekleşti. Bir tarafta, genç, coşkulu, kendiliğinden ve tez canlı isyan şiddeti; diğer tarafta, baskı yoluyla şiddet tekelini iddia eden, meşru olarak, devletin resmi kurumsal organı.

Hayır, bu yanlış zamanda yanlış yerde bulunan masum bir çocuk ve bir paranoyak polis hakkında değildi, fakat bir devriye aracına saldıran bir asi genç yoldaş, yaygın olan bir alanda baskı güçleri ile çatışmalar, ve aynı bölgede devriye polisi ve, polisin şerefi ve şöhretine dair kişisel algı üzerinden, kendi kendine sorun çıkaran kişiler yüzleşmeye karar verdi. Bu iki karşıt güçler arasında bir çatışma oldu: Bu çatışmanın ana kahramanları, diğer Güç üzerine, tek Ayaklanma ile her biri kendi tarafını temsil ediyor.

Polis Epameinondas Korkoneas tarafından Alexandros Grigoropoulos'un katledilmesi, ve bunu takip eden güçlü, yüksek tansiyon sosyal elektroşoka neden olan büyük ölçekli isyanlar "toplumsal barış" imajını paramparça etti ve bu iki karşıt dünyaların varlığı en belirgin şekilde, hiç de kolay dönüşün olmadığı durumları tetikleyen, en azından tecellisi olmayan ve ivmenin hiç kimsenin daha fazla fark ediyormuş gibi yaptığı olayların oluşturulması görünür yapıldı, onlar görmedi, onlar duymadı, onlar hesaba katmadı.

2008 isyanı bir toplumu, çoğunluğun, hala onların tüketim mutluluğu ve batı yaşam kültür zevkini salladı ve gelecek ekonomik krizin dayanılmaz sonuçları görmezden gelindi. utanç, uyuşma, algısal felce neden olan, böyle bir gerilimin rahatsızlığını yaratanlar, sosyal bedenin büyük çoğunluğu bu kadar çok binlerce isyancıların nereden geldiğini anlayamadı.

İsyanın sonrasında, bir dizi aydınlar, siyasi analistler, profesörler, sosyologlar, psikologlar, kriminologlar ve hatta sanatçıların her biri kendi mesleki ve prestij ve üne yararlanmak süretiyle, sadece Aralık'08 i yorumlamak için değil, aynı zamanda onların gerçek toplumsal rolün açıkça ne yaptığı, herhangi bir yerden çıkabilmek, oluşumu karalamak ve tamamen şiddeti kınayarak bunu değiştirmek için kamuoyu tartışmasına katıldı.

Aralık'08 ve isyan mirası, iç tehdit cephesi yaratan, ülke genelinde patlayarak çoğalan onlarca doğrudan eylem grupları ile kendini gösteren, hakkında söylenecek daha fazlası var. Anarşist doğrudan eylem neredeyse günlük olarak sosyal normalliği baltaladığı bir dönemdi. Fakat bizim istediğimiz her şeyden önce hatırlamak...

Neden Aralık'08 ve nasıl anarşi olduğunu, öncü bir rol olan, dinamik durumların tezahüre katkıda bulunan, hangi uluslararası anarşist hareket içinde yankı bulduğunu hatırlamak.

Anarşi zamanında tutuklama, esaret ve şiddet baskının korkunun üstesinden gelme ve bu nedenle o zamana kadar, imkansız görünen, eylem ve jest hareketlerin, muazzam öz güven edindiği; bir dizi anarşist polimorf eylemi tezahür etmiş bir öz güven, her türlü işgallerde basit kamu müdahalelerden, ve spontan çatışmacı uygulamalardan daha saldırgan eylemleri organize etmeyi hatırlamak.

Biz onun hayatıyla ödediği, onun kendiliğinden suçlu olduğu genç yoldaşı hatırlamak istiyoruz. Diğer şartlar altında onun yerine biz de olabilirdik, aynı isyancı coşku o zamandan beri istila olarak, ve bunun yanı sıra, HERKES onları çıkarmanın yerine kendi kökenlerini unutmaması gerekir.

Biz küçük veya büyük sosyal kısa devre toplumsal uzay-zamanı felç eden güzelliği hatırlamak istiyoruz.

Biz anarşi istediğimizde, ne kadar tehlikeli anarşi olabileceğini hatırlamak istiyoruz.

"Hükmü kalmayacak ölümün, ve Ölüler çırılçıplak birleşecek tek bir gövdede yeldeki ve batı ayındaki adamla, ve Güneş batıncaya dek güneşte kırılacak" günleri yeniden yaşamak istiyoruz. 

(Dylan Thomas tarafından bir şiirden ayet tefsiri)


***

Bu alçakgönüllüğü öğrenmenin yoludur. 
Kaç kere oturdu insan
ve bir evde yalnız bekledi 
yoldaşları için bekleyerek
geri gelmesi için?
Savaş planlanır
Her dakika muhasebeleştirilir
Her kişi işini bilir
Tüm tedbir alınmıştır.
Bu gece, kaç gerilla savaşta savaşıyor?
Bu gece, radyo raporluyor
polis götürmeye kalkışıyor
arka sokaklardan yüzlerce göstericiyi.
Kayalar uçuyor, 
Sen duyabiliyorsun cam kırıklarını, tezahüratları,
Asabi gazetecinin pıtırtısının arkasındaki sirenleri.
Saat on bir. 
Henüz bitmedi.
Bizden önce yapılan kaç tane var?
Geriye uzanan hatları
tarih boyunca. 
Hala orada yapılacak kaç tane var? 

— The Proud Eagle Tribe of the Weather Underground


Basit bir gözlemle başlayan, otorite ve katsayılarıyla kafa kafaya çarpışacak, temelinde çok yönlü anarşist eylem ile bir strateji çizmek zorunlu bir ihtiyaçtır, İdeolojik sabitliğin dar çerçevesi içinde kalsaydık, biz anarşist örgüt hakkında henüz başka bir teorik önerinin katkısından verim alamayacağımızdan eminiz. Biz kurtuluş mücadelesinin bütünlüğünü tamamlayacak eylemler aracılığıyla günlük çelişkileri etkisiz hale getirme girişiminde bulunmadığımızda, anarşist çevreleri kapsayan içe kapanma eğilimini sele boğmaya mahkumuz.

İnanıyoruz ki bir strateji çalışması için - eksenleri olan benzeşen gruplar, çok şekilli mücadele ve sürekli anarşist isyanın kesişeceği - gücümüz, ivmemiz, yeteneklerimiz ve sınırımız pratikte teste konulmalıdır.  Bu yol bizim mücadelenin gerçek deneyimleri ve teorik olmayan cambazlığa dayalı gerekçeleri belirlemede mümkün olacaktır. Biz biliyoruz ki dünyanın sonunun başlangıcını yaşıyoruz.

Devlet adına toplumsal çatışmaların barışçı yollardan çözülme çabası ekonomik refah gibi uzak bir geçmiş, devletin ekonomiye müdahalecilik modelinin çöp kutusuna atılmasıdır - günümüzde, ulusal sınırları aşmak için çok uluslu şirketlerin hakimiyeti ve sermaye olanağı kısıtlama olmaksızın egemen güç merkezleri tarafından kurumsallaşıyor, ulusal ekonomiler yoluyla birkaç yıldır kapitalist gelişmeyi hizmet eden ulus-devletlerin tarihsel anlatısı çöküyor, teknolojik fascistisation insan duyuları yönetimi için sonsuz olasılıklar yaratıyor, sosyal yapının giderek artan karmaşıklığı metropollerdeki sosyal otomatizasyon ve askeri sosyal yaşamın istikrarsız, Yaşamı sayısallaştırılma makineleri insanoğlunun düşüncesinin karmaşık kompleks modundan sinirlerini kuvvetlendirir ve bilinçliğin mezarlıklarını oluşturur, insan korkusunun görüntüsü sosyal bilinç içinde asimile oluyor ve şok duygusunun ötesinde duyguları oluşturmak için ateşkes ediyor.

Biz başkasının verdiği acı ile kişinin mutluluğu birlikte varolduğunda, "uygar savaş" ın niteliksel yükselme sürecinde, bu yeni ortamda, çağdaş insan türü kendi görünümünü yapmak, bariz olarak yaşamı hasta bir şekilde kabul edip genetik olarak uyum sağlamak, dejenere bir dünyada doğanın tüm vahşiliği kentsel jenerasyon ve uygarlığın yapay koşullarının geniş eğilimlerinde kaybettik.

Bu çevre içinde, anarşi siyasi temsilin her türlüsünü ateşe verme olasılığını stratejik edinerek, tahakküm ile alışılmışın dışındaki savaşın ön cephesinde olarak, bir avantaj halinde anarşist topluluk içinde çeşitliliğe ve çoğulculuğa açılacak ve ezileni kazanacak - onların kendi zincirlerini kırmaya karar verir - birlikte mücadele merkezleri yaratır. Çoğu kez en önemli gözlemler basit şekilde söylenir. Biz Otorite dünyasını asi erkek ve kadınların silahlı elleri tarafından yıkıldığını görmeyi istiyoruz. Yani, teorik şekiller aşılmalı, ve silbaştan söylem şekli getirmeli, taş elimizden bitene dek polisin kafasına bırakma noktası, esaret altındaki prangaları kırmak için karar noktası, yıkıcı yok etmenin sokaklarda kendini gösterme noktası, saat mekanizmalı cihazın elleri hukuk düzeninin kanlı buğusunu havaya uçurmaya hizalandığındaki noktası.

Önceden belirlenmiş diyalog akışını tersine çevirerek, biz anarşist eylem koordinasyonu ve polimorföz hareketin neşeli gücüyle anarşist projelerin gayri resmi ağ önerileriyle hareket ederken yöntemler hakkında konuşmayız; biz tüm otoriteye karşı anarşist eylem cephesi lehine olan stratejilerin temellerini oluşturacak, kritik bir değerlendirme yapmak amacıyla yeteneklerimizi ölçtüğümüzde hatalarımızı ve zayıflıklarımızı bulmamız mümkün olacaktır.

Çok yönlü isyancı anarşist cephe kurmanın bahis yerleştirilme önerisi basittir; "Kara Aralık" ismi tarafından bir eylem kampanyası cezaevlerinin iç ve dışında, anarşist ayaklanmanın yeniden başlatılması için patlatıcısı olacaktır.

Birbirinizle tanışmak amacıyla bir aydaki koordine eylemler, sokaklara dökülmek ve mağaza camlarını parçalamak, okullar, üniversite ve şehir salonlarını işgal etmek, isyan mesajlarını yayacak metinler dağıtmak, faşistler ve patronlara karşı kundakçı cihazlar yerleştirmek, hava-köprü ve ana cadde üzerinde pankart asmak, posterler ve broşürler ile şehirleri zapdetmek, politikacıların evlerini uçurmak, polislere molotof kokteyl atmak, sloganlar ile duvarları etiketlemek, Noel ortasında ticaretin akışını sabote etmek, zenginliğin görüntüsünü yağmalamak, kamu faaliyetlerini yürütmek, ve deneyimlerin değiş tokuşu ve mücadelenin çeşitli konular etrafındaki gerekçeler olabilir.

Dar kentsel sokaklarda birbirlerinizle tanışmak, ve bankaların, karakolların, çok uluslu şirketlerin, askeri kampların, televizyon stüdyoların, mahkemelerin, kiliselerin, hayırsever kurumsal grupların çirkin binalarını külleri ile boyamak.

Anarşist ayaklanma varlığımızı düzenleyen  psikotrop ilaçların, ekonomik boğulma, sefalet, binlerce açıdan yoksullaşma ve depresyonun ölümcül toplumsal düzenliliği kuralsızlaştırılması, hayatın anlam kazanması; tahakküm ve onun temsilcilerine karşı sonsuz savaştır. Kırılgan sosyal uyumu ateşe vermek ve sokaklara çıkmak, ekonomik savaşın sosyal merkezlerindeki personeller onun takım elbiseli katilleri ve bürokratik mekanizmalarının bizi yok etmeden önceki ekonomik canavarı boğmaya ilk adım olarak başlangıçtır.

Kara Aralık isyanın sadece belirli günler halinde arayışı değildir; Bunu yerine, ne istediğinizi oluşturmak - çok biçimli ve çok düzeyli anarşist eylem yoluyla - yıkıcı dürtüyü bir araya getirecek temelinde gayri koordinasyon platformudur; anarşinin gayri resmi koordinasyonu için birincil girişimi, önceden belirlenmiş çerçevelerin ötesinde, hem yıkıcı öneri ve mücadele stratejilerin hareketini ayarlamak hem de mücadelenin bu özel deneyimi üzerine inşayı hedeflemektedir.  

Bu önerimiz aynı zamanda coğrafi sınırların ötesindeki mücadeleye karşılık gelen miras ile bağlantılıdır; birkaç ay önce, Meksika'da, bir grup yoldaş anarşist hareketin önemli bir bölümü tarafından benimsenmiş, Kara Haziran için, poliformik ve dinamik bir anti-seçim kampanyası için çağrıda bulundu ve ulusal seçim enstitüsüne saldırdı. Sandıklar ve bakanlıklar alevlerin girdabına çekildi, polislerle çatışmalar kentlerin sokaklarına yayıldı, halk toplantıları düzenlendi, ve seçimlere karşı anarşist propaganda metinleri dağıtıldı. Farklı siyasi referans ve başlangıç noktaları ile, çok boyutlu aktivitenin mozaiği, anarşi tarafından demokrasinin seçim sirkine yanıtı, yataylığın aracı olarak ilkelerine sahip, gayri resmi koordinasyon ve sürekli isyan; Mücadelenin bu tür deneyimleri, kolektif hayal gücü ve şeylerin yeni düzende savaşın ana ekseni etrafında özgürleştirici kararlılık oluşturmak, açıkça yasal ve yasa dışı arasındaki iyi bilinen sözde kutupluluğun gerçeklere dayalı kaldırılması için olasığın var olduğundan açıkça emin olmak, ve aynı anda eş zamanlı ayaklanma yangınları ile anarşist projeler yapmak.

Yıkıcılığın açık kaldığı bahis, hareket halinde buna değer olup olmadığını seçecekseniz, bu önerinin kaderi mücadelenin tamamında yelpazedeki yoldaşların elinde yatıyor.


"Hücrede ilk gece, onun özgür hayattan düşünceleri aşırı hızda beynin nöronlarında seyahat ediyor. Tutsaklığı bilen o her düzeyde üstün ateş gücünü elinde bulunduran düşman ile çatışmanın mantıklı bir sonucu olduğunu biliyordu.

Mümkün olan her şekilde söz vererek sosyal gerçekliğe mensup terör trenin raylarında sabote olanlar için, cezaevi çubukları gerçek olacak; fakat, tabii, bu tür bir gerçeklik savaşmadan kabul edileceği anlamına gelmez.

Kafasındaki bu düşüncelerle, o gözlerini kapattı ve duvarların dışında yaşamak istediklerinin bu olmadığını hayat etti, ancak eylemsizlik, beklemek, ve onun içgüdülerini kurcalamak uzun süredir devam eden kabustu.

Ertesi sabah, ilk kez esaret altında günlük rutinin monotonluğuyla karşı karşıya, o sabırlı olmakla zaten hastaydı. O gizli korkaklığın ilk belirtilerinden hoşgörü labirentler yoluyla seyahati amaçsızca görmüştü. Gelecekteki özgürlük aşkı bozulmamış duyguları bavulunda nefretle kilitler, ve bir yoldaş üzerinde anahtar teslim, düşman ile savaşta düşerek öldürülen yoldaşların mezarların yanına bırakmak için soruyor.

Yıllar geçti, ve hapishanenin ona yapmayı başardığı tek şey onun gazabını doldurmak, onun gelmesi için sabırsız, anarşist savaş pratik yollarını göstermek oldu; o sadece olası ittifakın olasılıklar dünyası ile olduğunu o zaman fark etti.   

Onun seçiminin bir demet olasılıkların delilik ve ölümcül kilitlenme arasında olmayıp bu toplumda insanların çoğunluğunu ikna etmesi, fakat yeterli olanları değerli yapmak için imhanın harika bir fikri için onlarla bahis oynaması. Gölgeler ve onların teslimiyet dünyası ile kafa kafaya çarpışmak harika bir fikir. Cezaevi kapısı açılır, ve şimdi o ne yapacağını bilir; hafızasını canlı tutmak, af için yer bırakmamak, geride bıraktığı yoldaşları asla unutmamak, kaldığı yerden isyanın ipliğini almak, kapitalist toplumun yeniden üretim ağlarına isyankarlığın zehrini dökmek.

Kalıcı anarşist ayaklanma için!

Güç ve kuklaları ile hiçbir ateşkes yok!" 



Kara Aralık için!

Gücün dünyasına karşı anarşist saldırı için!
     

Not: Şili'de silahlı banka kamulaştırma sırasında, sistemin bir üniformalı uşağının açtığı ateş sonucu, kardeşimiz Sebastián ‘Angry’ Oversluij'in hayatını kaybedeli 11 aralıkta 2 yıl olacak. Biz bu Kara Aralık'ın anarşist belleği birleştirerek ve uygulamada sınırları ve mesafeleri ortadan kaldırarak, anarşist kardeşlerimizin anısını onurlandırmak için bir şans olduğuna inanıyoruz.


Nikos Romanos

Panagiotis Argirou, Ateş Hücreleri İttifakı üyesi – FAI/IRF

Türkçe PDF versiyonuna buradan ulaşabilirsiniz.


Kaynak: Contra Info



Polonya: Çek Anarşistleri ve Sistemin Tüm Tutsakları ile Dayanışmak için ING Banka Kundakçı Saldırı



Pislik faşistler Polonya'daki tüm hudutları tutarken, 11 kasımda, biz - anarşistler - devlet ve sermayenin üzerine nefretimizi serbest bırakmaya karar verdik.

Biz sendikalardan doğrudan eylemlere, her alanın ön cephesinde sisteme karşı mücadelede desteğimizi ifade ediyoruz.

Biz bu sembolik banka kundakçılığın tüm ülkede radikal yangını yükselteceğine inanıyoruz.

Sistemin tüm tutsakları ile dayanışma!

Biz polis operasyonu "Fenix" sırasında gözaltına alınan Çek anarşistleri için bu eylemi ithaf ediyoruz.

Eylemlerle konuşalım!

Savaşta dayanışma!

BLACK RANKS grubu

Kaynak: 325

Osman Evcan yeniden süresiz açlık grevine başladı!


Devletin yarattığı terör ortamıyla kitleleri rehin alarak seçim kandırmacasıyla onaylattığı otoriter şiddet ve baskı ortamı yaygınlaşmaya devam ediyor. İktidar kendine tehdit gördüğü tüm kesimlere saldırırken hapishaneler de bu durumdan olumsuz etkileniyor. Toplumun mikro bir örneği olan hapishaneler sürekli yeni tutuklamalar ve hüküm giydirmelerle dolar taşarken mevcut tutuklular üzerindeki baskı da bilinçli şekilde artıyor. Bir süre önce hayvan özgürlüğü mücadelesine hapishanede devam eden anarşist yoldaş Osman Evcan dışarıdan vegan yemek alabilmek için açlık grevi mücadelesine girişmiş ve mücadelesi sonucunda başarıya ulaşmıştı. Ailesinden ve kendinden son aldığımız son bilgiye göre Osman Evcan’a verilmesi gereken vegan gıdaların olduğu koli keyfi nedenlerle alıkonulmuş ve kendisine verilmemiştir. Hayatı boyunca devletin ve sistemin zayıfı ezme ve sindirme politikalarına, otoriter şiddete, hak gasplarına karşı tavizsiz davranarak eyleme geçen Osman Evcan ilerlemiş yaşına rağmen korkusuzca sonuçları belki de ağır olacak bir bedensel savaşım içine girmiş ve süresiz açlık grevine başlamıştır.

Gün dayanışma günüdür. Osman Evcan’ı yalnız bırakmayalım. Eylemle, mesajla, mektupla Kandıra F Tipi Hapishanesi’ni protesto edelim Osman’ın yanında olduğumuzu gösterelim. Osman Evcan’ın Vegan Dükkan’a yolladığı süresiz açlık grevine girdiğini haber veren faks mesajı aşağıdadır. Dayanışma ile…

Kocaeli; 12 Kasım 2015 
Sevgili Tarkan Merhaba; 
Sağlıklı, güzel, özgürce yaşamlar diliyorum, sevgiyle, özlemle kucaklıyorum, öpüyorum, selam ve sevgilerimi iletiyorum. 
Sevgili dostum, nasılsın? Umarım sağlıklarınız, moralleriniz iyidir? Bizler de iyiyiz; sağlıklarımız morallerimiz iyi sayılır. 
Göndermiş olduğunuz vegan ürün kolisi 06 Kasım 2015 tarihinde cezaevine ulaşmış oldu. Fakat ürün kolisi tarafıma verilmedi. Cezaevi Müdürü talimat vermiş. Dolayısıyla da Vegan Dükkan’dan gönderilen vegan ürünlerin bundan sonra içeriye verilmeyeceği söylendi. Gönderdiğiniz ürünleri depoya koymuş oldular. Pazartesi güzü -9 Kasım- cezaevi müdürü ile görüştüm. Cezaevi Müdürü bundan sonra kargo ile yollanan vegan ürünlerin tutsaklara verilmeyeceğini belirtmiş oldu. Depoya konulan vegan gıda kolisi de tarafıma verilmedi. 
Cezaevi idaresinin bu uygulaması hakgaspı niteliğinde olduğu için bu uygulamayı kınamak ve hak ihlalinin kaldırılması amacıyla süresiz açlık grevine başlamış oldum. Bilgilendirmiş olayım. Hepinizi kucaklıyorum öpüyorum. Sevgilerimle, 
Osman Evcan 
Kocaeli 1 Nolu F Tipi Cezaevi
A-7-21 Kandıra / KOCAELİ

Kaynak: Sosyal Savaş

11 Kasım 2015 Çarşamba

Kara Aralık için Uluslararası Çağrı


Yoldaşların çeşitli coğrafyalarda ve farklı mücadele yollarla gelen, ancak anarşist saldırının yayılması için aynı özlemle olan, Yunan demokrasi cezaevlerinde tutulan kardeşler tarafından yayınlanan Kara Aralık çağrısını destekliyoruz.

Biz özgürlük ve anarşi için mücadelede düşmüş herkes ve ölenlerin kara belleğin canlanması için çağırıyoruz.

Biz yasadışılığın zor yolunu kabul edenlerin yanı sıra, Otoritenin tüm biçimleriyle çatışarak onların inatçı duruşu nedeniyle hapisle karşılaşan yoldaşlarla kavgacı dayanışma aktivasyonuna çağırıyoruz.

Biz aynı savaşta farklı siperlerden - düşmanın en zayıf yerinden vurabileceğimizi - çabalarımızın parçalanmasının durdurulması için çağırıyoruz.

Karşı-bilgi faaliyetlerden, eylemli propaganda eylemlerine, bu ay en iyi şekilde ve birbirimizle karşılaşma, birlik olma, ve eş zamanlı olarak Otorite dünyasına karşı gayri resmi, uluslararası ve isyancı şekilde gücümüzü gösterelim. Ortak noktaları vurgulamak için, ama aynı zamanda farklı bakış açılarımızı, yoldaşlık ve karşılıklı saygı ruhu içinde bu şansı kaçırmayalım.

Ölülerimiz asi adımları eşlik eden kara bellek ile 

Tutsak ve kaçak yoldaşlar ile suç ortaklığı ve dayanışma

Herkes tarafından olası tahakküme karşı savaş

Anarşistler Kara Aralık için duvarların dışında 

Kaynak: Contra Info

9 Kasım 2015 Pazartesi

Meksika: Terkedilmiş Devlet Dairelerine Kundakçı Saldırı


"İnsanın dayanıklı tüketim madde korkusu hiç bir şey ise;
ve ölümlü hayat ölüm korkusu ile ertelenemez,
çünkü artık korkma,
çünkü artık ölebilirsin,
sadece ölü, derin ve cesaretle,
yaşama hazırlanabilirsin"
X.V.

31 Ekim gecesinde, kentlerde dolaşan ölü insan akımlarından yararlanarak, onların gölgelerinde saklanarak Cuajimalpa eyaleti devlet dairesinin dışına kundakçı aygıt bıraktık. Her ne kadar amacına ulaşılamasa da, binalar, uygarlık ve ilerlemenin güvenli olmadığını bir uyarı olarak ve karşı eyleme geçerek iddiada bulunduk.

Kötü büyüler için uygun olan bu vahşi gece öfkeli bir çığlıktır.

Onlar orman ve nehirlerden korkar

Gök gürültüsü ve ateş

KAOSUN YAYGINLAŞMASI İÇİN

İLERLEME VE UYGARLIĞIN İMHASI İÇİN

BUGÜNÜN BOMBALARI, YARININ KASIRGA VE DEPREMLERİ OLACAK

célula destructiva non terra plus ultra.

Kaynak: Contra Info

2 Kasım 2015 Pazartesi

Dortmund, Almanya: Nazilere ait Araca Kundakçı Saldırı



8 ve 9 Eylül 2015 gecesinde, Eving'den Die Rechte(Sağ parti) parti adayı, Sascha Rudloff'un aracı, Dortmund'da ateşe verildi. 

Dün gece, 25'inde, Friesenstraße'de, faşist Dortmund'un evinin dışında park edilen DO SR 1312 plakalı A sınıfı Mercedes, alevler içinde kaldı. 

Biz hepinizi alırız ve huzur içinde uyumanıza izin vermeyiz.

Nazilere Saldırı


Kaynak: linksunten

İspanya: Tutuklanan Anarşistler İçin Dayanışma Eylemleri Düzenlendi


28 Ekim tarihinde sabah 7’de, Barselona’nın Sants, Gràcia, Clot ve Sant Andreu de Palomar mahallerine ve Manresa’ya yönelik baskınları kapsayan polis operasyonu başladı. Ulusal Mahkeme’nin (Audiencia Nacional) emriyle başlatılan baskınlar geçen Aralık ayında on yoldaşın tutuklanması ve ‘önleyici gözaltı’ adı altında hapsedilmesi ile sonuçlanan Pandora Operasyonu’nun devamı niteliğindeydi. On adet polis aracı ile yürütülen operasyonda Clot mahallesindeki Rogent sokağında yer alan Revoltosa sosyal merkezine ve Maria Victoria sokağı üzerindeki l’Ateneu Llibertari de Sants’a baskın yapıldı. Haberi duyan onlarca insan Sants sokaklarına çıkıp göz altına alınanları destekleyen afişlerle yürüdüler. Eylemcilerin Masnou sokağına ulaşması ile birlikte polis geldi ve şiddetle eylemi bastırmaya kalktı.

Gracia mahallesi Perill sokakta, Santos mahallesinde ve Sant Andreu de Palomar’da yeralan bazı evlere de baskın düzenlendi. Dokuz anarşist tutuklandı. Aramalar sırasında bütün sokak ve yakın çevresi abluka altına alındı. Polis basına ‘terörist amaçları olan suç örgütüne üye olmaktan’ 9 kişiyi tutukladığını duyurdu.

Baskınları takiben dayanışma eylemleri düzenlendi.

#YoTambiénSoyAnarquista

#JoTambéSócAnarquista

Çeviri: İsyandan 
Kaynak: Insurrection News